Bir ilişkide gerçekten dikkat etmen gereken şeyler, genelde başına geldiğinde daha net fark edilir. Aşk, insana pembe bir gözlük taktırır, değil mi?
Mantık bir kenara, duygular her şeyin üstüne çıkar. Ama bu, bazen toksik bir ilişkide bile kendini kaptırmana neden olabilir. Senin dışında herkes partnerinin fazla sahiplenici, dramayı seven ya da yıkıcı biri olduğunu görebilir. Ama işte, aşık olan kişi genelde bu işaretleri görmezden gelir.
"Aşk bizi kör eder" lafı tam da burada devreye giriyor. Çünkü aşk, bazı gerçekleri perdeleyen bir büyü gibi çalışır. Belki biri sana "Baksana, bu kişi sana uygun değil" dediğinde haklı olduklarını biliyorsundur, ama kabul etmek zordur. İnsan, bazen güvenli bir bağ kurduğunu sanarken aslında duygusal olarak yıpranıyordur.
O yüzden, bir ilişkiyi değerlendirirken objektif olmak, kendini kaptırmadan önce dikkatli bakmak çok önemli. İlişkilerdeki tehlike çanlarını duyabilmek için bazı kritik noktaları göz önünde bulundurmalısın.
Unutma, sağlıklı bir ilişki, seni güçlendiren ve mutlu eden bir bağdır. Eğer seni aşağı çeken bir şey varsa, belki de bir adım geri çekilip durumu gözden geçirme vakti gelmiştir.
Aşkın bizi nasıl etkilediğini anlayabilmek için University College London’daki araştırmaya bir göz atalım. Araştırmaya göre, aşk, beynin eleştirel düşünceden sorumlu bölgelerindeki aktiviteyi azaltıyor. Yani, biriyle yakınlaştığında, beyin o kişinin karakterini objektif şekilde değerlendirme ihtiyacını bir kenara bırakıyor.
Üstelik buna oksitosin ve dopamin gibi mutluluk hormonları da eklenince, durum daha da karmaşık hale geliyor. Aşk, resmen doğal bir uyuşturucu etkisi yaparak, seni adeta "yüksek" bir moda sokuyor ve ortadaki kırmızı bayrakları görmezden gelmene neden oluyor.
Bu yüzden, bir kızın olumsuz davranışlarını fark ettiğinde bile bunları küçümseme eğilimi gösteriyorsun. Belki de kendine "Bu o kadar da kötü değil," ya da "Belki onu ben değiştirebilirim," diye düşündüğün olmuştur.
Ama gerçek şu ki, bu tamamen kendini kandırmaktır. Partnerini değiştirmek, senin elinde olan bir şey değil; bu, ancak kişinin kendi içinden gelen bir istekle gerçekleşebilir.
Üstelik, ilişkinin başında göz ardı ettiğin problemler, zamanla daha da büyür. Bu konuda eski bir söz ne güzel der: "İyi her zaman uzun sürmez, kötü ise genellikle daha kötüye gider."
Birçok erkek, “Ben erkeksi bir adamım, duygularımın beni ele geçirmesine izin vermem,” diyebilir. Ama burada dikkatli olman lazım. Çünkü araştırmalar, erkeklerin kadınlara kıyasla daha hızlı aşık olma eğiliminde olduğunu ve ilişkinin başlarında "aşk" sözcüklerini söyleyenin genelde erkekler olduğunu gösteriyor.
Kadınlar ise bu süreçte daha temkinli ve duygusal olarak daha dikkatli hareket ediyor. Yani aşk körlüğüne bağışıklı olduğunu sanıyorsan, bu tamamen yanlış bir düşünce olabilir.
Yeni bir ilişkiye girmeden önce, hem aklını hem de kalbini kullanarak ciddi bir değerlendirme yapman çok önemli. Aşkın ve güçlü duyguların etkisi altında kalarak, o an hissettiklerine göre karar vermek kolay olabilir, ancak bunların uzun vadeli bir ilişki için sağlam bir temel oluşturmadığını unutmamalısın.
Yeni bir ilişkiye başlarken, hislerinin seni yönlendirmesine izin vermek yerine, mantığını da devreye sokarak gerçekleri göz önünde bulundurmalısın. Bu, özellikle evlilik düşüncen varsa, daha da kritik bir öneme sahip.
Çünkü, ilişkilerin başlangıcında herkes genellikle en iyi versiyonunu sergiler. Yani, uyarı işaretlerini görmek biraz zaman alabilir.
Dr. Van Epp’e göre, bu "derinlere yerleşmiş kalıpların" kendilerini göstermeye başlaması genellikle ilk üç ayda gerçekleşir. Bu gecikme, ilişkilerin zamanla nasıl şekilleneceğini görmek için sana yeterli zamanı tanır.
İşte bu yüzden, bir ilişkiye başlarken zamanın ve olayların akışının seni aceleye getirmesine izin verme. Canım cicim ayları gibi süper romantik dönemler sonunda geçer ve geriye kalan gerçek ilişki dinamikleri kalır.
Eğer baştan mantıklı bir şekilde değerlendirme yapmazsan, ilişki ilerledikçe bazı sorunlar kendini gösterebilir. Bunlar, başlangıçta göz ardı ettiğin davranış kalıpları olabilir. O yüzden, duygusal kararlar verirken biraz daha temkinli olman ve ilişkinin gerçek yönlerini göz önünde olması önemlidir.
1. Kendini “Drama Kraliçesi” ilan etti.
Kendilerini Drama Kraliçesi ilan etmekle kalmayan, aynı zamanda bu rolden zevk alan kadınlara dikkat et. Drama Kraliçeleri genellikle bir duygusal uçtan diğerine salınır; hayat biraz sıkıcı ya da düz göründüğünde, bir tartışma başlatmak için ellerinden geleni yapacaklardır.
Genellikle düşünmeden hareket ederler ve her zaman ilgi odağı olmayı isterler. İlginç olan şu ki, Drama Queendom sadece bir karakter kusuru değil, aslında " histronik kişilik bozukluğu " adı verilen psikolojik bir bozukluk da olabilir. Bunu biliyor muydun ?
Drama Kraliçeleri, görünüşte dışa dönük ve genellikle baştan çıkarıcı kişilikleri nedeniyle ilişkinin başlangıcında çok çekici olabilir. Ancak bir süre sonra durumun vehameti eskiyor ve uzun süreli bir ilişkide sürekli drama kraliçesi insanları perişan ediyor.
2. Arkadaşlarından hiçbirine katlanamıyorsun.
Arkadaşlarıyla “kanka” olmana gerek yok, ancak onlardan biriyle bir saat geçirme düşüncesi seni çok geriyorsa, o zaman partnerinle olan ilişkin hakkında endişelenmek için nedenlerin olabilir. Eski bir atasözünde bilgelik vardır, "Bir tüyün kuşları bir araya toplanır." Parterinizin muhtemelen arkadaşlarıyla pek çok ortak yönü vardır –
Bir kızın arkadaşı eğer ki kaş*r deniliyorsa o kız da büyük ihtimal öyle olabilir. Çünkü; her insan kendine benzer insanlarla takılır. Boş yere demiyorlar. “Hoca ile dolaşan hacca, kumarbazlarla dolaşanlar ise kumarhaneye gider” veya "Konuştuğunuz 5 insanın ortalaması kadarsınızdır” bunlar öylesine söylenmiş sözler değildir.
Bunların gerçeklik payı gerçekten yüksektir. Sen o tarz kişilerin yanında rahat olursunuz. Çünkü sen o tarz insanlar da size benzediği içe sen ve seni yargılamayacakları için siz de o tarz insanlarla birlikte ilişki kurarsın.
Bunun yanında kızların kendisine yakın bir kişiyle birlikte olma sebepleri arasında benzer ilgi alanları, mizaçları ve inançları da vardır.
Onun arkadaşlarına âşık olmadığın için , onların can sıkıcı derecede sinir bozucu davranış ve tutumlarını fark etme ihtimalin daha yüksek. Ancak, sevgiline aşık olduğun için, muhtemelen ondan gelen aynı davranış ve tutumları görmezden geliyor veya görmezden gelmeye devam ediyorsun.
Bu nedenle, şu anda onun arkadaşlarının yanında olmaya katlanamıyorsan, daha sonra partnerin için aynı şekilde hissetme payın vardır . "Aşk Sisi" dağıldıktan sonra kız arkadaşının sinir bozucu arkadaşı gibi olursa bu duruma kesinlikle şaşırma.
3. Tüm eski sevgililerinin geri zekalı olduğunu söylüyor.
Çıktığı her erkeğin gerçekten de bir pislik olma olasılığı var. Durum buysa, bu onun yargısı hakkında ne söylüyor ve kişiliği hakkında onu kaybedenler arasına çeken nedir ? Ve bu aynı zamanda muhtemelen senin de bir pislik olduğun anlamına gelir,
Çünkü insanlar ilişkilerde aynı senaryoları ve kalıpları takip etme eğilimindedir. Yani bir önceki sevgilisine b*k attı. Yarın bir gün sana da aynı şekilde b*k atabilir. Neden olmasın ?
Daha olası senaryo, eski sevgililerinin bazılarının - ama hepsinin değil - geri zekalı olması ve ilişkilerin kötüye gitmesindeki rolünü küçümsüyor olmasıdır. Bu senaryo, öz farkındalık eksikliğini ve sorumluluk alma isteksizliğini gösterdiği için aynı derecede zahmetlidir.
Hepimiz bir işten kovulan, kötü not alan veya patronları kıskandığı, kız arkadaşları çıldırdığı için terk edilen insanlar tanıyoruz. Bu Asla onların suçu değildir. Bu tarz kadınlar Veba gibidir. Bu tür insanlarla ilişkilerden kaçının.
4. Güvenilir Olma Sorunu.
Aradaki Güvenin güçlü olması gerekir. Sağlıklı bir ilişkinin önemli bir yönü olduğunu hepimiz biliyoruz ve her zaman sana güvenmeyen birine güvenmek zordur.
Kız arkadaşının hayatının her alanında taahhütlerini yerine getirip getirmediğini görmek için izle. İşverenine, arkadaşlarına ve ailesine karşı bir ucube gibi küstah gibi davranıyorsa, muhtemelen seninle olan durumda da benzer şekilde olacaktır.
5. Garsonlara kötü davranıyor.
Bir kişinin yabancılara, özellikle de garson, Barista veya banka memuru gibi "işçi" rolündeki kişilere davranış biçimlerinden önemli bilgiler edinebilirsin.
Psikologlar, bir bireyin yabancılara davranış şeklinin genellikle o kişinin empatisinin, sosyal vicdanının ve ahlaki düşünce olgunluğunun bir göstergesi olduğunu keşfettiler. Bu durum sana da bir fikir verebilir.
6. Prenses gibi davranılmasını bekler.
Bir kişi, kendi ihtiyaçlarının her zaman diğer kişininkinden önce gelmesi gerektiğine dair bir yetki duygusu ve beklentisiyle bir ilişkiye girdiğinde, sonuçlar genellikle küskünlük, hor görme ve öfke olur. Partnerinizin "prenses" zihniyetine sahip olduğuna dair ince ve açık ipuçları için uyanık ol.
7. Her zaman her şeyi tartışırsın.
Bir ilişkide çatışmanın yanlış bir tarafı yoktur. Tamamen normal ve hatta bazen sağlıklıdır. Ama tek yaptığın tartışmaksa, o zaman bir sorun var demektir.
Araştırmacılar, bir ilişkinin mutlu olması için olumlu etkileşimlerin olumsuz etkileşimlere oranının 5:1 olması gerektiğini bulmuşlardır . Oranınız tersine çevrilirse, mutsuz olacaksınız.
Ve kendinizi bir kez daha ciddileştiğinde her şeyin daha iyi olacağına inandırmaya çalışmayın. İlk birkaç ay balayı dönemidir ! Bir ilişkinin ilk aşamalarında işler zaten kötüyse, başın büyük belada demektir.
8. Arkadaşlarınızla zaman geçirmek istediğinde sana kızar veya seni suçlar.
Erkeklerin erkek arkadaşlarıyla vakit geçirmesinin ne kadar önemli olduğu hakkında çok konuştuk. (demir demiri keskinleştirir meselesi). Ne yazık ki, bazı kadınlar bunu anlamıyor ve hem cinsiyle zaman geçirmek istediklerinde erkek arkadaşlarının iletişimini bozuyorlar - ya da daha önce tamamen erkek olan gezilerinize her zaman eşlik etmekte ısrar ediyorlar.
Sağlam dostun ile sevgilin arasında kaldıysan, Kesinlikle dostunu seçmelisin.
İyi bir kadın, bunun senin genel sağlığın için iyi olduğunu ve sonuçta ilişkiniz için de iyi olduğunu anlayarak seni diğer erkeklerle zaman geçirmeye teşvik edecektir. Diğer türlü kabul edilebilir değildir.
9. Kötü davranışlar için asla özür dilemez veya sorumluluk almaz.
Psikologlar, kötü davranışları tanıma ve sorumluluk alma becerisine vicdanlılık diyorlar ve bu, sağlıklı bir ilişkiyi sürdürmede önemli bir nitelik .
“ Görmek istediğin şey, suçluluk duyguları çok fazla savunma veya inkar olmaksızın kaydedildiği için yanlış olduğunu hemen kabul eden bir partne r gayet iyidir. Partnerini hatalı olduğuna veya suçlu hissetmesi gerektiğine ikna etmen gereken uzun tartışmalar, endişelenmek için kesin bir nedendir ”.
10. Ailesiyle arası kötüdür.
İlişki daha ciddi hale geldikçe, muhtemelen onun ebeveynleri ve ailesiyle tanışacaksın. Onlarla nasıl etkileşime girdiğini izle. Ailesiyle olan rahatlık seviyesi, genellikle gardını indirmesine ve gerçek yüzünü göstermesine yol açacaktır.
Parterin bir dizi ilişki de kullandığı kalıplar veya senaryolar büyük olasılıkla ilişkine dahil edilecektir. Ailesiyle iyi anlaşıyorsa, harika! Muhtemelen ilişkinde de aynı şeyi yaşayacaksınız. Ancak, ailesine karşı soğuk ve mesafeliyse dikkatli ol. Aynı düşmanlığı daha sonra yaşayabilirsin.
11. Esnek değil
Esnekliğin - ( akışa ayak uydurma ve değişen koşullara uyum sağlama yeteneğidir ) - ilişki başarısı için önemli bir özelliktir.
Kız arkadaşın asla taviz vermeye istekli değilse veya planlar değiştiğinde ya da işler tam olarak istediği gibi gitmediğinde yıpranıyorsa, ilişkinde sorunlar olabilir.
Kız arkadaşının yumruklarla yuvarlanan tip olup olmadığını nasıl anlarsın ? Birlikte tatile çıkın - ideal olarak, her şeyin her zaman planlandığı gibi gitmeyeceği bir üçüncü dünya ülkesine gidebilirsiniz.
Ya da en az onun kadar iyi bir fikir olan, kampa götür. Kampa gitmeyi reddediyor - bir kez bile kabul bile etmiyor mu ? bu tarz istekleri hep geri mi çeviriyor, Bu başlı başına büyük bir uyarı işaretidir bu durumda kafanda hemen bir ünlem işareti ibaresi belirmelidir. O olmaz. Bu olmaz. Şu olmaz. E ne olacak o zaman ?
12. Herhangi bir temel değeri veya yaşam hedefini paylaşmıyorsunuz.
Birbirinizi ne kadar sevdiğiniz önemli değil, eğer sen ve kız arkadaşın değerler veya yaşam hedefleri gibi konularda aynı fikirde değilseniz, işler sarpa saracaktır.
Araştırmalar bunu destekliyor - aynı değerleri ve yaşam hedeflerini paylaşan çiftler, paylaşmayan çiftlere göre daha mutlu ve daha güçlü ilişkilere sahiptir. Zaten aynı düşüncelere sahip değilsen, Ortak yönün yoksa kesinlikle o kızla birlikte olmamalısın
13. O şiddeti seviyor.
Kadınların aile içi şiddeti başlatma olasılığının en az erkekler kadar, hatta bazen erkeklerden daha fazla olduğunu biliyor muydun ? Elbette, yumrukları seni incitmiyor olabilir, ama tartıştığınız zaman kız arkadaşın şiddete başvurursa, bu, ilişkiyi bitirmen gerektiğini gösteren parlak bir uyarı işareti olmalıdır.
Altta yatan bazı duygusal sorunlar var ve eğer bunu daha önce yaptıysa muhtemelen tekrar yapacaktır. Omuz silkme - tokatlama, silah kullanımına kadar tırmanabilir.
14. Takdir konusunda cimridir.
Takdir duyguları, bir ilişkinin güçlü ve sorunsuz yürümesini sağlar. Kız arkadaşınız yaptığınız güzel şeyler için sizi nadiren fark ediyor ve teşekkür ediyorsa, bu cimrilik sonunda aşk geminizi kayalara vuracaktır. Bu konuda dikkat etmeniz gerekiyor. Ayrıca eleştirel olsa bile yapıcı eleştirel olması sizin için daha iyi olacaktır.
Mantık bir kenara, duygular her şeyin üstüne çıkar. Ama bu, bazen toksik bir ilişkide bile kendini kaptırmana neden olabilir. Senin dışında herkes partnerinin fazla sahiplenici, dramayı seven ya da yıkıcı biri olduğunu görebilir. Ama işte, aşık olan kişi genelde bu işaretleri görmezden gelir.
"Aşk bizi kör eder" lafı tam da burada devreye giriyor. Çünkü aşk, bazı gerçekleri perdeleyen bir büyü gibi çalışır. Belki biri sana "Baksana, bu kişi sana uygun değil" dediğinde haklı olduklarını biliyorsundur, ama kabul etmek zordur. İnsan, bazen güvenli bir bağ kurduğunu sanarken aslında duygusal olarak yıpranıyordur.
O yüzden, bir ilişkiyi değerlendirirken objektif olmak, kendini kaptırmadan önce dikkatli bakmak çok önemli. İlişkilerdeki tehlike çanlarını duyabilmek için bazı kritik noktaları göz önünde bulundurmalısın.
Unutma, sağlıklı bir ilişki, seni güçlendiren ve mutlu eden bir bağdır. Eğer seni aşağı çeken bir şey varsa, belki de bir adım geri çekilip durumu gözden geçirme vakti gelmiştir.
Aşkın bizi nasıl etkilediğini anlayabilmek için University College London’daki araştırmaya bir göz atalım. Araştırmaya göre, aşk, beynin eleştirel düşünceden sorumlu bölgelerindeki aktiviteyi azaltıyor. Yani, biriyle yakınlaştığında, beyin o kişinin karakterini objektif şekilde değerlendirme ihtiyacını bir kenara bırakıyor.
Üstelik buna oksitosin ve dopamin gibi mutluluk hormonları da eklenince, durum daha da karmaşık hale geliyor. Aşk, resmen doğal bir uyuşturucu etkisi yaparak, seni adeta "yüksek" bir moda sokuyor ve ortadaki kırmızı bayrakları görmezden gelmene neden oluyor.
Bu yüzden, bir kızın olumsuz davranışlarını fark ettiğinde bile bunları küçümseme eğilimi gösteriyorsun. Belki de kendine "Bu o kadar da kötü değil," ya da "Belki onu ben değiştirebilirim," diye düşündüğün olmuştur.
Ama gerçek şu ki, bu tamamen kendini kandırmaktır. Partnerini değiştirmek, senin elinde olan bir şey değil; bu, ancak kişinin kendi içinden gelen bir istekle gerçekleşebilir.
Üstelik, ilişkinin başında göz ardı ettiğin problemler, zamanla daha da büyür. Bu konuda eski bir söz ne güzel der: "İyi her zaman uzun sürmez, kötü ise genellikle daha kötüye gider."
Birçok erkek, “Ben erkeksi bir adamım, duygularımın beni ele geçirmesine izin vermem,” diyebilir. Ama burada dikkatli olman lazım. Çünkü araştırmalar, erkeklerin kadınlara kıyasla daha hızlı aşık olma eğiliminde olduğunu ve ilişkinin başlarında "aşk" sözcüklerini söyleyenin genelde erkekler olduğunu gösteriyor.
Kadınlar ise bu süreçte daha temkinli ve duygusal olarak daha dikkatli hareket ediyor. Yani aşk körlüğüne bağışıklı olduğunu sanıyorsan, bu tamamen yanlış bir düşünce olabilir.
Yeni bir ilişkiye girmeden önce, hem aklını hem de kalbini kullanarak ciddi bir değerlendirme yapman çok önemli. Aşkın ve güçlü duyguların etkisi altında kalarak, o an hissettiklerine göre karar vermek kolay olabilir, ancak bunların uzun vadeli bir ilişki için sağlam bir temel oluşturmadığını unutmamalısın.
Yeni bir ilişkiye başlarken, hislerinin seni yönlendirmesine izin vermek yerine, mantığını da devreye sokarak gerçekleri göz önünde bulundurmalısın. Bu, özellikle evlilik düşüncen varsa, daha da kritik bir öneme sahip.
Çünkü, ilişkilerin başlangıcında herkes genellikle en iyi versiyonunu sergiler. Yani, uyarı işaretlerini görmek biraz zaman alabilir.
Dr. Van Epp’e göre, bu "derinlere yerleşmiş kalıpların" kendilerini göstermeye başlaması genellikle ilk üç ayda gerçekleşir. Bu gecikme, ilişkilerin zamanla nasıl şekilleneceğini görmek için sana yeterli zamanı tanır.
İşte bu yüzden, bir ilişkiye başlarken zamanın ve olayların akışının seni aceleye getirmesine izin verme. Canım cicim ayları gibi süper romantik dönemler sonunda geçer ve geriye kalan gerçek ilişki dinamikleri kalır.
Eğer baştan mantıklı bir şekilde değerlendirme yapmazsan, ilişki ilerledikçe bazı sorunlar kendini gösterebilir. Bunlar, başlangıçta göz ardı ettiğin davranış kalıpları olabilir. O yüzden, duygusal kararlar verirken biraz daha temkinli olman ve ilişkinin gerçek yönlerini göz önünde olması önemlidir.
1. Kendini “Drama Kraliçesi” ilan etti.
Kendilerini Drama Kraliçesi ilan etmekle kalmayan, aynı zamanda bu rolden zevk alan kadınlara dikkat et. Drama Kraliçeleri genellikle bir duygusal uçtan diğerine salınır; hayat biraz sıkıcı ya da düz göründüğünde, bir tartışma başlatmak için ellerinden geleni yapacaklardır.
Genellikle düşünmeden hareket ederler ve her zaman ilgi odağı olmayı isterler. İlginç olan şu ki, Drama Queendom sadece bir karakter kusuru değil, aslında " histronik kişilik bozukluğu " adı verilen psikolojik bir bozukluk da olabilir. Bunu biliyor muydun ?
Drama Kraliçeleri, görünüşte dışa dönük ve genellikle baştan çıkarıcı kişilikleri nedeniyle ilişkinin başlangıcında çok çekici olabilir. Ancak bir süre sonra durumun vehameti eskiyor ve uzun süreli bir ilişkide sürekli drama kraliçesi insanları perişan ediyor.
2. Arkadaşlarından hiçbirine katlanamıyorsun.
Arkadaşlarıyla “kanka” olmana gerek yok, ancak onlardan biriyle bir saat geçirme düşüncesi seni çok geriyorsa, o zaman partnerinle olan ilişkin hakkında endişelenmek için nedenlerin olabilir. Eski bir atasözünde bilgelik vardır, "Bir tüyün kuşları bir araya toplanır." Parterinizin muhtemelen arkadaşlarıyla pek çok ortak yönü vardır –
Bir kızın arkadaşı eğer ki kaş*r deniliyorsa o kız da büyük ihtimal öyle olabilir. Çünkü; her insan kendine benzer insanlarla takılır. Boş yere demiyorlar. “Hoca ile dolaşan hacca, kumarbazlarla dolaşanlar ise kumarhaneye gider” veya "Konuştuğunuz 5 insanın ortalaması kadarsınızdır” bunlar öylesine söylenmiş sözler değildir.
Bunların gerçeklik payı gerçekten yüksektir. Sen o tarz kişilerin yanında rahat olursunuz. Çünkü sen o tarz insanlar da size benzediği içe sen ve seni yargılamayacakları için siz de o tarz insanlarla birlikte ilişki kurarsın.
Bunun yanında kızların kendisine yakın bir kişiyle birlikte olma sebepleri arasında benzer ilgi alanları, mizaçları ve inançları da vardır.
Onun arkadaşlarına âşık olmadığın için , onların can sıkıcı derecede sinir bozucu davranış ve tutumlarını fark etme ihtimalin daha yüksek. Ancak, sevgiline aşık olduğun için, muhtemelen ondan gelen aynı davranış ve tutumları görmezden geliyor veya görmezden gelmeye devam ediyorsun.
Bu nedenle, şu anda onun arkadaşlarının yanında olmaya katlanamıyorsan, daha sonra partnerin için aynı şekilde hissetme payın vardır . "Aşk Sisi" dağıldıktan sonra kız arkadaşının sinir bozucu arkadaşı gibi olursa bu duruma kesinlikle şaşırma.
3. Tüm eski sevgililerinin geri zekalı olduğunu söylüyor.
Çıktığı her erkeğin gerçekten de bir pislik olma olasılığı var. Durum buysa, bu onun yargısı hakkında ne söylüyor ve kişiliği hakkında onu kaybedenler arasına çeken nedir ? Ve bu aynı zamanda muhtemelen senin de bir pislik olduğun anlamına gelir,
Çünkü insanlar ilişkilerde aynı senaryoları ve kalıpları takip etme eğilimindedir. Yani bir önceki sevgilisine b*k attı. Yarın bir gün sana da aynı şekilde b*k atabilir. Neden olmasın ?
Daha olası senaryo, eski sevgililerinin bazılarının - ama hepsinin değil - geri zekalı olması ve ilişkilerin kötüye gitmesindeki rolünü küçümsüyor olmasıdır. Bu senaryo, öz farkındalık eksikliğini ve sorumluluk alma isteksizliğini gösterdiği için aynı derecede zahmetlidir.
Hepimiz bir işten kovulan, kötü not alan veya patronları kıskandığı, kız arkadaşları çıldırdığı için terk edilen insanlar tanıyoruz. Bu Asla onların suçu değildir. Bu tarz kadınlar Veba gibidir. Bu tür insanlarla ilişkilerden kaçının.
4. Güvenilir Olma Sorunu.
Aradaki Güvenin güçlü olması gerekir. Sağlıklı bir ilişkinin önemli bir yönü olduğunu hepimiz biliyoruz ve her zaman sana güvenmeyen birine güvenmek zordur.
Kız arkadaşının hayatının her alanında taahhütlerini yerine getirip getirmediğini görmek için izle. İşverenine, arkadaşlarına ve ailesine karşı bir ucube gibi küstah gibi davranıyorsa, muhtemelen seninle olan durumda da benzer şekilde olacaktır.
5. Garsonlara kötü davranıyor.
Bir kişinin yabancılara, özellikle de garson, Barista veya banka memuru gibi "işçi" rolündeki kişilere davranış biçimlerinden önemli bilgiler edinebilirsin.
Psikologlar, bir bireyin yabancılara davranış şeklinin genellikle o kişinin empatisinin, sosyal vicdanının ve ahlaki düşünce olgunluğunun bir göstergesi olduğunu keşfettiler. Bu durum sana da bir fikir verebilir.
6. Prenses gibi davranılmasını bekler.
Bir kişi, kendi ihtiyaçlarının her zaman diğer kişininkinden önce gelmesi gerektiğine dair bir yetki duygusu ve beklentisiyle bir ilişkiye girdiğinde, sonuçlar genellikle küskünlük, hor görme ve öfke olur. Partnerinizin "prenses" zihniyetine sahip olduğuna dair ince ve açık ipuçları için uyanık ol.
7. Her zaman her şeyi tartışırsın.
Bir ilişkide çatışmanın yanlış bir tarafı yoktur. Tamamen normal ve hatta bazen sağlıklıdır. Ama tek yaptığın tartışmaksa, o zaman bir sorun var demektir.
Araştırmacılar, bir ilişkinin mutlu olması için olumlu etkileşimlerin olumsuz etkileşimlere oranının 5:1 olması gerektiğini bulmuşlardır . Oranınız tersine çevrilirse, mutsuz olacaksınız.
Ve kendinizi bir kez daha ciddileştiğinde her şeyin daha iyi olacağına inandırmaya çalışmayın. İlk birkaç ay balayı dönemidir ! Bir ilişkinin ilk aşamalarında işler zaten kötüyse, başın büyük belada demektir.
8. Arkadaşlarınızla zaman geçirmek istediğinde sana kızar veya seni suçlar.
Erkeklerin erkek arkadaşlarıyla vakit geçirmesinin ne kadar önemli olduğu hakkında çok konuştuk. (demir demiri keskinleştirir meselesi). Ne yazık ki, bazı kadınlar bunu anlamıyor ve hem cinsiyle zaman geçirmek istediklerinde erkek arkadaşlarının iletişimini bozuyorlar - ya da daha önce tamamen erkek olan gezilerinize her zaman eşlik etmekte ısrar ediyorlar.
Sağlam dostun ile sevgilin arasında kaldıysan, Kesinlikle dostunu seçmelisin.
İyi bir kadın, bunun senin genel sağlığın için iyi olduğunu ve sonuçta ilişkiniz için de iyi olduğunu anlayarak seni diğer erkeklerle zaman geçirmeye teşvik edecektir. Diğer türlü kabul edilebilir değildir.
9. Kötü davranışlar için asla özür dilemez veya sorumluluk almaz.
Psikologlar, kötü davranışları tanıma ve sorumluluk alma becerisine vicdanlılık diyorlar ve bu, sağlıklı bir ilişkiyi sürdürmede önemli bir nitelik .
“ Görmek istediğin şey, suçluluk duyguları çok fazla savunma veya inkar olmaksızın kaydedildiği için yanlış olduğunu hemen kabul eden bir partne r gayet iyidir. Partnerini hatalı olduğuna veya suçlu hissetmesi gerektiğine ikna etmen gereken uzun tartışmalar, endişelenmek için kesin bir nedendir ”.
10. Ailesiyle arası kötüdür.
İlişki daha ciddi hale geldikçe, muhtemelen onun ebeveynleri ve ailesiyle tanışacaksın. Onlarla nasıl etkileşime girdiğini izle. Ailesiyle olan rahatlık seviyesi, genellikle gardını indirmesine ve gerçek yüzünü göstermesine yol açacaktır.
Parterin bir dizi ilişki de kullandığı kalıplar veya senaryolar büyük olasılıkla ilişkine dahil edilecektir. Ailesiyle iyi anlaşıyorsa, harika! Muhtemelen ilişkinde de aynı şeyi yaşayacaksınız. Ancak, ailesine karşı soğuk ve mesafeliyse dikkatli ol. Aynı düşmanlığı daha sonra yaşayabilirsin.
11. Esnek değil
Esnekliğin - ( akışa ayak uydurma ve değişen koşullara uyum sağlama yeteneğidir ) - ilişki başarısı için önemli bir özelliktir.
Kız arkadaşın asla taviz vermeye istekli değilse veya planlar değiştiğinde ya da işler tam olarak istediği gibi gitmediğinde yıpranıyorsa, ilişkinde sorunlar olabilir.
Kız arkadaşının yumruklarla yuvarlanan tip olup olmadığını nasıl anlarsın ? Birlikte tatile çıkın - ideal olarak, her şeyin her zaman planlandığı gibi gitmeyeceği bir üçüncü dünya ülkesine gidebilirsiniz.
Ya da en az onun kadar iyi bir fikir olan, kampa götür. Kampa gitmeyi reddediyor - bir kez bile kabul bile etmiyor mu ? bu tarz istekleri hep geri mi çeviriyor, Bu başlı başına büyük bir uyarı işaretidir bu durumda kafanda hemen bir ünlem işareti ibaresi belirmelidir. O olmaz. Bu olmaz. Şu olmaz. E ne olacak o zaman ?
12. Herhangi bir temel değeri veya yaşam hedefini paylaşmıyorsunuz.
Birbirinizi ne kadar sevdiğiniz önemli değil, eğer sen ve kız arkadaşın değerler veya yaşam hedefleri gibi konularda aynı fikirde değilseniz, işler sarpa saracaktır.
Araştırmalar bunu destekliyor - aynı değerleri ve yaşam hedeflerini paylaşan çiftler, paylaşmayan çiftlere göre daha mutlu ve daha güçlü ilişkilere sahiptir. Zaten aynı düşüncelere sahip değilsen, Ortak yönün yoksa kesinlikle o kızla birlikte olmamalısın
13. O şiddeti seviyor.
Kadınların aile içi şiddeti başlatma olasılığının en az erkekler kadar, hatta bazen erkeklerden daha fazla olduğunu biliyor muydun ? Elbette, yumrukları seni incitmiyor olabilir, ama tartıştığınız zaman kız arkadaşın şiddete başvurursa, bu, ilişkiyi bitirmen gerektiğini gösteren parlak bir uyarı işareti olmalıdır.
Altta yatan bazı duygusal sorunlar var ve eğer bunu daha önce yaptıysa muhtemelen tekrar yapacaktır. Omuz silkme - tokatlama, silah kullanımına kadar tırmanabilir.
14. Takdir konusunda cimridir.
Takdir duyguları, bir ilişkinin güçlü ve sorunsuz yürümesini sağlar. Kız arkadaşınız yaptığınız güzel şeyler için sizi nadiren fark ediyor ve teşekkür ediyorsa, bu cimrilik sonunda aşk geminizi kayalara vuracaktır. Bu konuda dikkat etmeniz gerekiyor. Ayrıca eleştirel olsa bile yapıcı eleştirel olması sizin için daha iyi olacaktır.
